26 Nisan 2009 Pazar

YAPI DENETİMİ UYGULAMA ESASLARI

A)UYGULAMADAKİ SORUNLAR:

Bilindiği gibi YAPI DENETİM ŞİRKETLERİ kamu adına denetim ve kontrollük hizmeti yapmaktadır. Ancak bu önemli görevi, bazı yapı denetim şirketleri usul ve esaslara uygun yaparken, bazı yapı denetim şirketleri de daha çok menfaatlerini ön planda tutarak denetim ve kontrollük hizmetlerini gerektiği şekilde yapmamaktadır.
Ne yazık ki çoğunlukta olan bu düşünce inşaatların düzgün kontrol edilememe riskini oluşturmaktadır. Bazı yapı denetim şirketleri ise mevcut kanun ve yönetmeliklerin açıklarından da faydalanarak inşaatların denetçi mühendislerce kontrol edilmesini engellemekte dolayısıyla da haksız kazanç elde etmektedirler.

Yapı denetim şirketleri BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞI’ nın her sene belirlediği asgari birim fiyatlar üzerinden hak-edişlerini müteahhitlerden alması gerekirken; yapı denetim şirketi ile müteahhit arasında yapılan özel sözleşme ile tenzilat yapılarak denetim ücretinin bir kısmı yapı denetim firmaları tarafından müteahhitlere geri ödenmektedir.
Ayrıca yapı denetim firmalarının hak edişleri müteahhitlerce ödendiğinden ve inşaatlarını kontrol edecek yapı denetim şirketlerini müteahhitler belirlediğinden müteahhitler yapı denetim şirketlerinin işvereni pozisyonundadır.
Bu olguda yapı denetim şirketlerini psikolojik baskı altında tutmaktadır. Bu durum, yapı denetim şirketinin işverenini denetleyemez duruma düşürmektedir. Ayrıca sürekli çalıştığı müteahhidinin iş vermeme kaygısını yaşayan ve şirketini ayakta tutmaya çalışan yapı denetim şirketi sahipleri de şirketinde çalışan mühendis ve yardımcı mühendislerine yeterince denetim ve kontrollük yaptırmamaktadır.

İşini ciddiye alan bir kısım müteahhit dışında bir çok müteahhit , ciddi şekilde yapılması gereken kontrol ve denetim yerine, denetim yapmadan denetim belgelerini onaylamaktadır.

Yukarıda açıkladığımız bu konular , gerçekler yapı denetim firmalarının kontrollük ve denetim hizmetlerini düzgün bir şekilde yapmadıklarını veya yapamadıklarını açıkça göstermektedir.

ÖNERİLEN:

Yapı denetim ücretleri objektif olarak belirlenmeli, daha sonra fiyat rayicinden indirime gidilmemelidir.
Kontrollük hizmetlerinin yapı denetim şirketleri ve ilgili mühendisler tarafından düzgün şekilde yapılması için YAPI DENETİM İŞLERİNİN BELEDİYELER VE VALİLİKLERDE OLUŞACAK HAVUZ SİSTEMİ İLE DAĞITILMASI, Yapı Denetim ücretlerinin ilgili Belediyeler ve Valiliklerde oluşturulacak bir havuzda toplanması, yapı denetim şirketlerinin hak edişlerinin firmalara bu havuzdan doğrudan ödeme yapılması uygun olacaktır.

B)YAPI DENETİM ŞİRKETLERİNE MÜTEAHHİT VE ARSA SAHİPLERİN ETKİLERİ:

Müteahhitler hiçbir gerekçe göstermeden yapı denetim şirketlerini değiştirmektedirler.
Yapı denetim şirketleri ciddi olarak inşaatlarda kontrollük ve denetim işlerini yaptıklarında bu durum bazı müteahhitlerce istenilmemekte ve yapı denetim şirket sahiplerini sözleşmeyi fes etme tehdidi ile kontrol yapılmasını engellemektedirler. Bu korkuyladır ki yapı denetim şirketleri iş vereni olan müteahhit ile ters düşmemek için mühendis ve yardımcı mühendislerine gerekli denetim ve kontrollük işlerini yaptırmamaktadır.

ÖNERİLEN: Yukarıda belirttiğimiz gibi yapı denetim firmasının tespiti ve parasının ödenmesi
ilgili Belediyeler ve Valiliklerce koordine edileceğinden işin müteahhitlerince kolayca yapı
denetim firmasının değiştirilmesi mümkün olmayacaktır.
Görevini yerine getirmeyen yapı denetim firmalarını İLGİLİ BELEDİYESİ VE VALİLİĞİ DEĞİŞTİREREK, başka bir firmayı atamalıdırlar.

C)YAPI DENETİM ŞİRKETLERİNDE ÇALIŞAN MÜHENDİSLERİN ÖZLÜK HAKLARI:

Yapı denetim şirketlerinin; bazı il veya ilçede ihtiyaçtan fazla olması, BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞININ her sene tespit ettiği birim fiyatlara tenzilat uygulanarak eksik hak-ediş almaları ve bazı yapı denetim şirketlerinin çok az iş almaları dolayısı ile maddi yönden sıkıntıya düşmelerine sebep olmaktadır. Bu durumda fiilen sahada denetim yapmaya çalışan mühendislerin ücretlerine yansımaktadır.

Çalışan mühendis haftada bir veya iki iş günü çalışıyormuş gibi gösterilmekte ve SSK primleri de ayda 4 veya 7 gün olarak yatırılmaktadır. Yıllık izinler bir sisteme bağlanmamıştır.

ÖNERİLEN: Yukarıda belirttiğimiz olumsuzluklar sonucunda mühendisler kontrollük ve denetim işlerini yönetmeliğe uygun olarak yapamamakta, ayrıca da emeklerinin karşılığını alamamaktadırlar. Bu durumun düzeltilmesi ancak sistemin havuz sistemi uygulamasına dönüştürülmesi, denetçi mühendis ve yardımcı mühendislere asgari ücret tarifesi belirlenmesi ile mümkün olacaktır.

D)YAPI DENETİM ŞİRKETLERİNİN MERKEZİNDE BULUNDUĞU İL DIŞINDAKİ ŞUBELERİNİN DENETİM VE KONTROLLUK SORUNLARI:

Yapı denetim şirketleri faaliyetlerde bulundukları şehirler dışında şube açmamalıdır. Çünkü yukarıda belirttiğimiz sorunlar sonucu meydana gelen zorluklar nedeni ile merkezden uzak bölgelerdeki şube denetlemeleri yapılamamaktadır. Daha ciddi denetim yapılabilmesi için her ilde o ilde bulunan yapı denetim firması faaliyet göstermelidir.

E) MİMAR VE MÜHENDİSLERİN İNŞAATLARINDA MUAFİYETLERİ:

Yapı denetim kanunu ve yönetmeliğinde kendi arsası üzerine kendi evini yapan mimar ve mühendislere hiçbir ayrıcalık tanınmamış, hatta yönetmelikte kendi inşaatında Yapı denetim görevini yürütemeyeceği hususu belirlenmiştir.

YAPI SAHİBİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI MADDE- 8
2) ŞIK- Yapı sahibinin aynı zamanda yapı denetim kuruluşunun denetçisi olduğu hâllerde, yapı sahibi olan denetçiye görev verilmemek kaydı ile, mensubu olduğu yapı denetim kuruluşunca işin denetiminin üstlenilmesi mümkündür.

Piyasada ve taahhüt işlerinde bulunan müteahhitlerin %80ni mimar ve mühendis olmadığı bilinmektedir. Asıl inşaat işini mimar ve mühendislerin yapması gerektiğine göre; meslek
taşlarımıza niye ayrıcalık tanınmamaktadır? Bu sorunun cevabını ilgili bakanlık vermelidir.

Başka bir hususta :
Kendi inşaatını yapan şahıslarla ilgili olarak:

05.02.2008 tarihinde yayınlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin TANIMLAR – 3. maddesinin:
ç) şıkkında- İlgili meslek odaları: 27.1.1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve mimar Odaları birliği kanununa göre kurulmuş olan mühendis ve mimar odalarını.

ö) şıkkında- Yapı müteahhidi: yapım işini, yapı sahibine karşı taahhüt eden veya ticari amaçla veya kendisi için şahsi finans kaynaklarını kullanarak üstlenen, ilgili meslek odalarına kayıtlı, gerçek ve tüzel kişiyi,
hükümleri yer almıştır.

Ayrıca :
TİCARET VE SANAYİ ODALARI, TİCARET ODALARI- 18.05.2004 tarih ve 5174 sayılı kanununun,
Odalara kayıt zorunluluğu
MADDE 9. - Ticaret siciline kayıtlı tacirler ve 5 inci maddeye göre sanayici ve deniz taciri sıfatını haiz tüm gerçek ve tüzel kişiler ile bunların şubeleri ve fabrikaları, bulundukları yerdeki odaya kaydolmak zorundadırlar.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığının 28.05.2002 tarih ve 799 sayılı genelgesi ve Yüksek Fen Kurulu Başkanlığının 11.04.2002 tarih ve 469 sayılı yazısında:
“8. Paragraf- Ancak 4708 sayılı kanun kapsamında yapılacak yapıların yapı sahibi tarafından inşa edilmesinin istenmesi halinde, bunlardan şartları uygun olanların ticaret ve sanayi odasına yapı müteahhidi olarak kaydolması gerektiği,”
“9.Paragraf- Sonuç olarak, yapı denetimi hakkında kanun uyarınca yapılan yapıların yapı müteahhidi tarafından inşa edilmesinin esas olduğu, bu sıfatı taşıyan gerçek ve tüzel kişilerin ticaret ve sanayi odasına kayıtlı olmalarının zorunlu olduğu,görüşüne varılmıştır.” Denilmektedir.
Ticaret odaları kanununun 9. maddesinde tacir olmayanlar odaya kayıt olamaz denilmektedir.
Kanun ve yönetmenlikte de hüküm olarak belirlenen mimar ve mühendisler için ( İLGİLİ MESLEK ODALARININ) mimar ve mühendis odaları olduğu belirlenmiştir.
Bakanlığın bu genelgesi gerekçe gösterilerek kendi inşaatını yapacak meslektaşlarımıza ticaret odasına kayıt olma zorunluluğu getirilmekte, kanun ve yönetmelikte hükmedilen meslek odaları tabiri kale alınmamaktadır.
Bu yanlışlıktan geri dönülmesi, meslektaşlarımıza ayrı haklar tanınması gerekmektedir.

E) YAPI MÜTEAHHİDİ İLE ŞANTİYE ŞEFİNİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI
MADDE 9 ( 2 ) ŞIKKINDA:
“Yapım işleri yürütülen şantiyede, mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına sahip olmak üzere bir şantiye şefinin bulundurulması mecburidir. Yapı müteahhidi, inşaatta görevlendireceği şantiye şefi ile asgari hüküm ve şartları ek-12’de gösterilen form-10’da belirlenmiş sözleşmeyi imzalar. Bu sözleşmenin bir sureti yapı denetim kuruluşuna verilir. Mühendis, mimar, teknik öğretmen veya tekniker diplomasına sahip olan yapı müteahhidinin şantiye şefliğini üstlenmesi hâlinde, şantiye şefliği için sözleşme akdedilmesi şartı aranmaz. Yapı sahibi ile yapılan sözleşmede bu husus belirtilir. “ denilmektedir.

Yapı Denetim Kanununda ŞANTİYE ŞEFİ ile ilgili hüküm bulunmamasına rağmen,yönetmeliğe bu hüküm konulmuştur.
Yönetmelik ile zorunlu hale getirilen şantiye şefinin her hangi bir yaptırımıda bulunmamaktadır. Fakat inşaatta meydana gelecek eksik ve kusurdan sorumlu tutulmuştur.
İlgili kanun çıkarken inşaatları şantiye şefinin kontrol etmesi yerine; YAPI DENETİM KURULUŞLARININ KONTROL VE DENETİMİ BELEDİYE+VALİLİK ADINA sağlaması düşüncesi asıl olarak alınmıştı. Bu durum belediye ve valiliklerin üzerinde bulunan yünü büyük bir kısmını alacak, düzenli bir şekilde inşaatlar kontrol edilmiş olacaktı.
Bu konu yapı denetim kanunu çıkmadan önce Bakanlıkça düzenlenen yapı denetim panelinde de dile getirilmiş, yapı denetim kanununun bu anlayışı sağlayacak şekilde çıkarılması tavsiye edilmişti. Kanunun ruhuna ters olarak devreye ŞANTİYE ŞEFİ uygulamasının girmesi uygun değildir.
Yönetmelikle yürürlüğe giren bu uygulama kadük durumdadır.
Asıl olanda yapı denetim kuruluşunun görevini tam manası ile yerine getirmesidir. Bu durumda başka bir görevliye ihtiyaç olmayacaktır.
Şu anda Yapı denetim kuruluşu ile anlaşma sırasında şantiye şefini de Yapı denetim Kuruluşu temin etmektedir.

3194 sayılı İmar kanununda şantiye şefi inşaatta gördüğü ve düzettiremediği noksanlıkları Belediyesine veya valiliği bildirerek imalata müdahale ettirmek yetkisinde idi. Şimdi ise yetkisiz bir sorumluluk bulunmaktadır.
Bu durumun tekrar gözden geçirilerek şantiye şefinin yönetmelikten kaldırılmasında yarar bulunmaktadır.

F) İNŞAATIN DEVRİ VE SATILMASI
MADDE 24 – (1) “Yapının tamamlanmadan önce başkasına devri suretiyle yapı sahibinin değişmesi hâlinde, yapı denetim kuruluşunca ek-20’de gösterilen form-18’e uygun seviye tespit tutanağı tanzim edilerek, durum en geç üç iş günü içinde ilgili idareye ve ilgili Bayındırlık ve İskân Müdürlüğüne bildirilir ve ilgili idarece yapı tatil tutanağı düzenlenerek yapım faaliyeti durdurulur. Yapının yeni sahibi tarafından Yönetmeliğe uygun olarak bir yapı denetim kuruluşu ile hizmet sözleşmesi akdedilmedikçe inşaatın devamına izin verilmez. “ denilmektedir.

Kat irtifakı kurulduktan sonra müteahhit tarafından kat irtifakı tapusu ile bağımsız bölümleri satmaktadır. Her bağımsız bölümün satılması hissesi oranında yapı sahibinin değişmesine yol açmaktadır.Yukarıdaki 24. maddenin uygulaması her seferinde inşaatın durdurulması evrakların bakanlığa kadar gelmesine yol açacaktır. Bu ise uygulamada sorunları da beraberinde getirecektir.
Yapı denetim kuruluşu ile mal sahibi tarafından yapılan anlaşma ilgili tapu sicil kütüğüne tescil ettirilmeli, mal sahibi değiştiğinde alan kişinin tescildeki sorumluluğu devam etmelidir. Bu durum sağlandığında yeniden bir işlem yapılmasına gerek kalmayacaktır.

SONUÇLAR:

1) Müteahhitler ile yapı denetim şirketleri arasındaki özel tenzilat’ların kaldırılabilmesi için havuz sistemine geçilmeli ve yapı denetim şirketleri bir havuzda toplanmalıdır. İş dağıtımı VALİLİK +İLGİLİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI tarafından yapılmalıdır.

2)Müteahhit’lerin yapı denetim şirketlerini her an değiştirebilme hakları kaldırılmalı, bu işlem gerektiğinde Valilik+ Belediyesi tarafından yapı denetim şirketlerinin eksik ve kusuru bulunması halinde makul gerekçeye bağlanarak değiştirme işlemi yapılmalıdır..

3)Yapı denetim şirketlerinde çalışan mühendislerin özlük haklarının ve ücretlerinin belli bir standarda bağlanarak güvence altına alınması gereklidir.

4)Yapı denetim şirketlerine bağlı çalışan şubelerin denetçi mühendislerin il bazında ikamet etmeleri sağlanmalı ve ilinden uzakta kumanda yönteminden kurtulmalıdır.

5)Yapı denetim şirketinde çalışan denetçi mühendislerin kontrollük işini gerektiği gibi yapıp yapmadığının VALİLİK+ İLGİLİ BELEDİYESİ tarafından denetlenmesinin sağlanması gereklidir.

6) Yapı denetim ücretleri objektif olarak belirlenmeli, böylece yeniden tenzilata gerek
kalmamalıdır.

7) Mimar ve mühendislerin kendi inşaatlarını yapmaları halinde; asli görevi inşaat olan
meslektaşlarımıza ayrıcalık tanınarak, kendi meslek odasının dışında Ticaret odasına kayıt
olma zorunluluğu kaldırılmalı. Bazı haklar tanınmalıdır.

8) Yönetmeliğe eklenen şantiye şefliği uygulamasının yeniden gözden geçirilerek; şantiye
şefliğinin kaldırılması yararlı olacaktır.

9) 24. madde yeniden gözden geçirilerek mal sahibi ile Yapı Denetim Kuruluşu arasında
yapılacak olan sözleşme tapuya tescil ettirilerek, mal sahipleri değiştiğinde sorumluluğun
devamı sağlanmalıdır.

27.04.2009
MUSTAFA YOLCU
İNŞ. MÜHENDİSİ