BARIŞ HAREKETİ
Barış hareketi; belli bir savaşı ya da çatışmayı bitirmeyi, insanlar arası
şiddeti en aza indirmeyi amaçlayan bir toplumsal harekettir.
Barış ülkemizde, bölücülerin sık sık kullandığı ve istismar ettikleri bir
kavramdır. Ülkede anarşiyi zirve yaptırırlar, sonra da barış ortamı
oluşturacağız diye riyakarlık yaparlar.
Savaş olmayan, ayrım bulunmayan ülkemizde, eline silahı alıp dağa
çıkanlar; barış teranesini ortaya atıyorlar.
PKK denilen hareket, yurdumuz da çoğunluğunu Müslüman Türk
sandığımız dönmelerin, Ermenilerin güdümünde ve yönlendirmesinde
bulunmaktadır. Ermeni tehcirinde, güneydoğu Anadolu bölgesinde bulunan
Ermeniler, Kürt kimliğine bürünerek kendilerini kamufle etmişlerdir.
Kürt kimliği altında PKK ya öncülük etmekte, parti dernek kurup, sokak
hareketlerini yürütmektedirler. Bu kimlikle milletvekili, bakan, Genel
Kurmay başkanı, Kuvvet Komutanı, Cumhurbaşkanı olup, kamunun tüm
kademelerinde yer aldılar. Bölücü hareketleri kurdurup yöneten
emperyalist devletlerle iş birliği yaptılar. Onlar adına vekaleten silahlı
saldırılar düzenlediler. İsrail’in ilan ettiği Arzu mevut Yahudilik haritası ile,
Kürdistan haritası aynı toprakları içine almaktadır. Ermenistan’ın Büyük
Ermenistan ve buraları mutlaka almamız gerekir dedikleri coğrafya ile de
sözde haritaları kesişmektedir. Bu tesadüf değil, aynı mahreçler tarafından
yönetilmenin sonucudur.
Bizim Kürt kardeşlerimizle sorunumuz yok. Kız alıp, kız vermişiz. Akraba
olmuşuz. Büyük devletler kurmuş olmanın psikolojisi ile etnik kimlikler
bizler için önemli değildir. Anayasal olarak herkes aynı haklara sahiptir.
Vatandaşlarımız etnik kökenine bakılmaksızın DERNEK, PARTİ KURABİLİR.
Bunların genel başkanı bile olabilir. Televizyon, radyo yayıncılığı yapabilir.
Her vatandaşımız ikamet, seyahat, eğitim ve mülkiyet ticaret gibi genel
haklara sahiptir. Kimse sen şuralısın, şu etnik guruptansın diye bir
kısıtlamaya tabi olamaz.
Türkiye Cumhuriyeti, vatandaşlarının refah seviyesini artırmak için bölge
ayrımı gözetmeden yatırım yapmaktadır.
Benim ilim Çorum’a yapılmayan oto yolları, Güneydoğu Anadolu
bölgesine yapılmış, kamu yatırımları buralara akmıştır. Ankara’ya 210 km.
uzakta bulunan İskilip ilçemize uygun bir yol bağlantısı halen
yapılmamıştır. Güneydoğuda ise yapılan otobanlar ile yol sorunu
kalmamıştır. Birçok hava alanı yapılmıştır.
Bütün bu saydıklarımızdan sonra, DEM partinin sözcüleri sahte barış
çığırtkanlığı yaparak, hastalıklı beyinlerinin ürettiği hayali meseleleri
kamuoyunun gündemine getirmektedirler. Benim insanım eline silahı alıp
dağa çıkmadı, binlerce köyü mezrayı basıp çocukları, yaşlıları kadınları
kısaca masum insanları benim yanımda yer almıyorsun diye öldürmedi.
Bütün bunları çoğunluğu Ermeni kökenli PKK yapmıştır. Benim insanımın
Kürt kardeşleri ile bir derdi yok. Kürt kardeşi ile birlikte sorunsuz yaşıyor.
Ermeni kökenli PKK lılar, sorunun kaynağı olmuştur. Onlar benim milletime
hınç dolular. Her fırsatta öç almak peşindeler.
Barış neyin barışı. Bu ülkede uyuşturucu, silah, beyaz kadın ticareti, mafya
yapılanmasını yapan, Ormanları yakan, yapılan otellerde her melaneti
yapan sizsiniz. Devletten aldığınız teşvikleri iç eden sizsiniz. Türk
Bayrağına bu benim bayrağım değil diyen, İstiklal Marşı okunurken ayağa
kalkmayan, parti kongrelerinizde Türk Bayrağını asmayan sizsiniz. Sonra
da iki lafın arasında barış diyorsunuz. Peki bu neyin barışı. Ülkemizi
böldürmek için mi barış istiyorsunuz? Soyup soğana çevirmek için mi barış
istiyorsunuz?
Türk bayrağına, vatanına, İstiklal marşımıza saygısı olmayanlar, başka bir
vatan haritası ortaya koyanlar benim vatandaşım olup, ülkemin
imkanlarından yararlanamazlar.
Tabi köpeksiz köyde, değneksiz dolaşmak için BARIŞ aldatmacasına
sarılıyorsunuz. Bu millet sizin yalanlarınıza, aldatmacalarınıza
kanmayacaktır. Elbet bir gün yalanlarınız ortaya çıkacaktır.
MUSTAFA YOLCU- 08.04.2025