SEÇİMLER
YAKLAŞIRKEN
Yeni
seçim dönemine yaklaşıyoruz. Seçim sonucu ne olacak? Hangi parti iktidara
gelecek? Kimler milletvekili olacak?
Buna benzer sorularda halkın zihninde dolaşıp duruyor.
CHP
şeflik dönemini, DP on yıllık iktidarını yazılardan okur, o dönemlerde olanları
anlamakta güçlük çekerdim. İktidarların dediğim dedik, çaldığım düdük türü icraatlarını “ Bu nasıl böyle olabilir,
ülke nasıl böyle yönetilir.” Diye hayretle yorumlardım.
Ülkemizde
şu an olanlar, yapılan icraatlar o dönemlerin benzeri, hatta daha ilerisi
değil mi?
O
dönemlerde ülkemiz bölünmeye ramak kalmamış, iktidar erki bu kadar birbirine
karışmamış, taşlar yerinden oynamamıştı.
Yaşadığımız
ülke, bize çocuklarımızın emaneti değil mi? Bu emaneti gerektiği gibi koruyabiliyor muyuz? Şehirlerin her tarafına dikilen beton yığınları , ortadan
kalkan yeşil alanları, yıkıma uğrayan eski eserleri, tanınmaz hale gelip ranta
dönüşmüş şehirlerin nesini çocuklarımıza bırakacağız?
Birde
vatan parçalanırsa! çocuklarımıza bırakılacak vatan kalacak mı? 1000 Yıldır
üzerinde bulunduğumuz bu coğrafya, pazarlık konusu yapılıyorsa. Üzerinde
devletler oluşmuş haritalar alenen yayınlanıyorsa, ülkemize TÜRKİYE
diyemiyorsak, geriye konuşacak ne kalıyor?
Bir
ülkede hukuk, emniyet, ahlak kalmamışsa; hangi değerleri bırakacağız
çocuklarımıza?
Dünya
hayatında en çok zulme uğrayan,
Peygamberler ve evliyalar olmuştur. Peygamberimize, Mekke müşrikleri dayanılmaz eziyetler etmiş
olmasına rağmen, Peygamberimiz Ekişmeyi
fethettiğinde, müşriklerin tamamını affetmiş, mallarını talan
ettirmemiş, yaşamalarına izin vermiştir.
Yaşadığımız
günde ise insanların birbirine kinden, husumetten başka davranışı yok. En basit şeyler kavga nedeni sayılır
olmuş.
Hatasız
insan varmı? Başkasının hatasını öne çıkartırken kendi hatalarımızı gidermeye
çalışıyormuyuz?
Milletvekili
aday listeleri belirlenerek YSK. Teslim edildi. 7 Haziran’da seçimler
yapılacak. 8 Haziranda ülkemiz nasıl bir tablo ile karşılaşacak? Zor geçecek seçimlerden sonra, ülkemizde
değişik tahminler ve senaryolar
dolaşmaktadır. Bunlar:
1- HDP’ nin
barajı aşması halinde, AKP
oylarında ve çıkarabileceği milletvekili sayısında büyük düşüş olacak, bu durum
hesapları bozarak, yeni oluşumlara neden olacaktır.
2- Tek başına iktidar olamayan AKP, başka
partilerle koaliasyon yapma durumuna girecektir. Burada koalisyon için ilk akla gelen MHP
veya CHP olmaktadır. Belkide üçlü koalisyon olacaktır.
3- AKP diğer partiler ile koaliasyon yaparsa,
açılım politikaları onlar ile sürdürecek,
bu konuda alınacak kararlara bu
partileri’de dahil edecektir. Anayasa
çalışmalarını birlikte sürdüreceklerdir.
4- MHP. Kendisine ittifak teklif eden BBP ve SP
seçim ittifakını yapmış olsaydı, oy oranını % 20- 25 rakamına rahatlıkla çıkarırdı. Anlaşılamayan
şekilde bu ittifak mümkün olmadı. Bu
ittifakın yapılamayışı, AKP işine
yarayacaktır.
5- Şayet HDP seçim barajını aşamazsa meclise giremeyecek, diğer partilerden istifa ederek HDP katılacak
milletvekilleri ile meclisteki gurubunu kurabilir. Sanırım bunun içinde,
şimdiden hesap yapılıyordur.
Halkın
hiç bir şekilde fikrinin sorulmadığı, görüşünün alınmadığı icraatların
adına demokrasi denilemez. Seçimlerde
aday olan milletvekillerini, halkımız mı seçti? Partilerin kapalı odalarında milletvekili isimleri tesbit edildi?
Partiler
milletvekili adaylarını kendileri seçer, millete yalnız oy vermek düşer. Bu
durumda’ da millet vekilleri millete değil, partilerine bağımlı olurlar.
Particilik
yapmak, parti tartışmak, halkın arasına husumet koymaktan başka bir işe
yaramamaktadır. Biz partileri ne kadar tartışsak ta, parti başkanları kendi
yapacaklarını yapıyor, söyleyeceklerini
söylüyorlar. Bizim particilik yüzünden birbirimize kırılmamız, dargın
olmamız yanımıza kalıyor!
Bir ilçe düşünün, her seçimde % 85- 90 iktidar partisine oy veriyor. Dört dönemdir bu ilçeden milletvekili çıkmıyor. Bunun
manası “ Oyunuzu verin, işinize gidin. Başka şeye karışmayın . Biz her şeyin
iyisini biliriz.Ülkeyi biz yönetiriz.”
Demek manasına gelmiyor mu? İlçenin bir takım sıkıntıları için meclise
gidiliyor, orada bulunan milletvekili kendisine sorulan sorulara, adeta
azarlarcasına cevap veriyor. Heyete sert bir üslupla- ” İlçeniz ile ilgili
sorunları bir yakinen takip ediyoruz. Sizin bu konuları meclise taşımanıza
gerek yok.” Diyor.
Yeni
seçim dönemi, vatana millete hayırlı olsun. Yanlış hesapların bozulup, milletin
hayrına işler yapılmasına vesile olsun.
OLSUN
BE ALDIRMA YARADAN YARDIR.
SANMAKİ
ZALİMİN ETTİĞİ KÂRDIR.
MAZLUMUN
AHI İNDİRİR ŞÂHI.
HERŞEYİN
BİR VAKTİ VARDIR.
Mustafa
Yolcu
myolcu@ttmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder